My father can fly an airplane.
- Babam uçak uçurabiliyor.
An airplane had flown over the mountain.
- Bir uçak dağ üzerinden uçtu.
Tom likes making paper aeroplanes.
- Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.
The aeroplane must carry some spare fuel.
- Uçak biraz yedek yakıt taşımalıdır.
Please remain seated until the aircraft arrives at the gate.
- Lütfen uçak kapıya varıncaya kadar oturmuş olarak kalın.
This aircraft company deals with freight only.
- Bu uçak şirketi sadece nakliye ile ilgilenir.
The plane took off on time.
- Uçak zamanında kalktı.
The plane arrived exactly at nine.
- Uçak tam olarak dokuzda vardı.
Tom likes making paper aeroplanes.
- Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.
The aeroplane must carry some spare fuel.
- Uçak biraz yedek yakıt taşımalıdır.