turşu

listen to the pronunciation of turşu
التركية - الإنجليزية
pickle

Tom likes to eat pickles while he watches sports on TV. - Tom televizyonda spor izlerken turşu yemekten hoşlanıyor.

I don't eat dill pickles. - Ben dereotu turşusu yemiyorum.

slang very drunk, pickled, blotto, out of it, soused
pickle: biber turşusu pickled peppers
pickles

Tom didn't eat dill pickles. - Tom dereotu turşusu yemedi.

I like to eat yellow rice with cucumber pickles. - Salatalık turşusu ile sarı pirinç yemeyi severim.

turşu gibi
whacked
turşu gibi
all in
turşu gibi
worn-out, dog-tired, all in, dead beat, buggered
turşu gibi
beat
turşu gibi
very tired, exhausted, pooped
turşu gibi
bushed
turşu gibi
exhausted
turşu gibi olmak
to be fagged out
turşu kurmak
to make pickles
turşu kurmak
to pickle
turşu olmak
1. (for a food) to go sour. 2. to be exhausted, be pooped
turşu olmuş
pickled
turşu suratlı/yüzlü
sour-faced
karışık turşu çin
chowchow
baharatlı turşu
piccalilli
karışık turşu
piccalilli
karışık turşu
(çin) chowchow
turşu
المفضلات