التركية - الإنجليزية
تعريف tramvaylar في التركية الإنجليزية القاموس.
- trams
- plural of tram
- tramvay
- tram
You can take a bus or a tram.
-Bir otobüs ya da tramvaya binebilirsin.
Follow the tram line and after ten minutes you will see it on the right side.
-Tramvay hattını takip et ve on dakika sonra onu sağ tarafta görürsün.
- tramvay
- dinky
- tramvay
- tramway
Why are there so few tramways in North America?
-Kuzey Amerika'da neden bu kadar az tramvay var?
This tramway connects the city centre with the railway station.
-Bu tramvay, şehir merkezini tren istasyonuna bağlar.
- Tramvay
- cable car
- tramvay
- streetcar, Brit. tram, Brit. tramcar; trolley car, trolley; horsecar
- tramvay
- streetcar
I get off the streetcar here.
-Burada tramvaydan iniyorum.
Streetcars run on electricity.
-Tramvaylar elektrikle çalışırlar.
- tramvay
- cable railway
- tramvay
- tram, tramcar, streetcar, trolley
- tramvay
- tramcar
- tramvay
- trolley car
- tramvay
- {i} trolley
I'm waiting for the trolley.
-Ben tramvay bekliyorum.
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف tramvaylar في التركية التركية القاموس.
- tramvay
- Şehirlerde yol üzerinde döşenmiş özel raylarda hareket eden yolcu taşıtı
- tramvay
- Yol üzerinde çıkıntı yapmayacak biçimde döşenmiş özel raylarda hareket eden yolcu taşıtı
- tramvay
- Yol üzerinde çıkıntı yapmayacak biçimde döşenmiş özel raylarda hareket eden yolcu taşıtı: "Sarı tenekeden bir tramvay arabası titreyerek, sarsılarak geçti."- M. Ş. Esendal