الإنجليزية - التركية
تعريف to treat with bitter, pert, or tart language; to be impudent or saucy to في الإنجليزية التركية القاموس.
- sauce
- sos
O ördeğe eşlik edecek bir kızılcık sosu yaptı.
-He made a cranberry sauce to accompany duck.
Bu makarna sosunda kullanılan bitki maydanoz olabilir.
-The herb used in that pasta sauce might be parsley.
- sauce
- yüzsüzlük etmek
- sauce
- yüzsüzlük
- sauce
- terbiye
- sauce
- pişkinlik
- sauce
- küstahça karşılık vermek
- sauce
- saygısızlık
- sauce
- şımarıklık
- sauce
- {f} tepesine çıkmak
- sauce
- {f} salça ilave etmek, sos koymak
- sauce
- {i} salça, sos, terbiye
- sauce
- {i} işvelilik
- sauce
- (isim) sos, terbiye, salça, tat, lezzet, komposto [amer.], arsızlık, sululuk, şımarıklık, işvelilik
- sauce
- {f} sos katmak
- sauce
- {i} arsızlık
- sauce
- {f} şımarıklık etmek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to treat with bitter, pert, or tart language; to be impudent or saucy to في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- sauce
to treat with bitter, pert, or tart language; to be impudent or saucy to
الواصلة
to treat with bitter, pert, or tart language; to be im·pu·dent or sauc·y toالنطق
Resimler
المفضلات