to think; to deliberate; to muse; usually followed by on or over

الإنجليزية - التركية

تعريف to think; to deliberate; to muse; usually followed by on or over في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

ponder

{f} iyice düşünmek

ponder

gönlüne danışmak

ponder

üzerinde düşünmek

ponder

düşün

Tom galiba bir şeyler düşünüp duruyordu. - Tom was probably pondering something.

Hepimiz ne olduğunu düşünüp taşındık. - We all pondered over what had taken place.

ponder

düşünüp taşınmak

ponder

düşünmek

Bunu düşünmek zorunda kalacağım. - I'll have to ponder this one.

ponder

{f} ölçüp tartmak

ponder

{f} kafa yormak

ponder

{f} düşünüp taşınmak, zihninde tartmak, uzun uzun düşünmek

ponder

{f} ölçüp biçmek

ponder

{f} kafa patlatmak

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف to think; to deliberate; to muse; usually followed by on or over في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

ponder

الواصلة

to think; to deliberate; to muse; u·su·al·ly followed by on or over