to seize and detain a person unlawfully; sometimes for ransom

listen to the pronunciation of to seize and detain a person unlawfully; sometimes for ransom
الإنجليزية - التركية

تعريف to seize and detain a person unlawfully; sometimes for ransom في الإنجليزية التركية القاموس.

kidnap
(adam/çocuk) kaçırmak
kidnap
{f} (fidye için) (birini) kaçırmak
kidnap
(fiil) kaçırmak
kidnap
fidye almak için insan kaldırmak
kidnap
f birini zorla veya hile ile kaçırıp götürmek
kidnap
{f} kaçırmak

Tom çocuk kaçırmakla suçlanıyor. - Tom has been charged with kidnapping.

Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı. - To my surprise, the noted psychologist was accused of a kidnapping.

kidnap
kaçır

Birisi Tom'u kaçırırsa ne olur? Ne yaparsın? - What if someone kidnapped Tom? What would you do?

Küçük çocukları kaçıran insanlar hakkında duymak kanımı kaynatıyor. - Hearing about people kidnapping little children just makes my blood boil.

kidnap
dağa kaldırmak
kidnap
çocuk kaçırmak

Tom'un çocuk kaçırmakla ilgisi yoktu. - Tom had nothing to do with the kidnapping.

Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı. - To my surprise, the noted psychologist was accused of a kidnapping.

kidnap
kaçırmak (çocuk vb)
kidnap
adam kaldırmak
الإنجليزية - الإنجليزية
kidnap
to seize and detain a person unlawfully; sometimes for ransom
المفضلات