to raise an anchor free of the seabed

listen to the pronunciation of to raise an anchor free of the seabed
الإنجليزية - التركية

تعريف to raise an anchor free of the seabed في الإنجليزية التركية القاموس.

weigh
tartmak

Seçeneklerimi tartmak zorundayım. - I have to weigh my options.

Akıllı bir okuyucu, anonim kaynaklar dahil, okudukları her şeyi tartmak için istekli olmalıdır. - An astute reader should be willing to weigh everything they read, including anonymous sources.

weigh
{f} düşünüp taşınmak

Avantajları ve dezavantajları düşünüp taşınmak zorundayız. - We have to weigh the pros and cons.

weigh
tartıya vurmak
weigh
gelmek

O, 80 kilodan daha fazla gelmektedir. - She weighs more than 80 kg.

weigh
{i} tartma

Bizim seçeneklerimizi tartmamız gerekiyor. - We need to weigh our options.

Onların çantalarını tartmadım. - I didn't weigh their bags.

weigh
{f} tart

Akıllı bir okuyucu, anonim kaynaklar dahil, okudukları her şeyi tartmak için istekli olmalıdır. - An astute reader should be willing to weigh everything they read, including anonymous sources.

Kanadalı yetkililer, her insanın malzemelerini tarttı. - Canadian officials weighed the supplies of each man.

weigh
çekmek
weigh
{i} ağırlık

Tom, yerel bir spor salonunda ağırlık antrenmanı yaptı. - Tom did weight training at a local gym.

Tuz ağırlıkla satılmaktadır. - Salt is sold by weight.

weigh
ölçünmek
weigh
weigh down yüklemek
weigh
yük altına koymak
weigh
omuzlarını çökertmek
weigh
{f} yük olmak
weigh
{f} (up) iyice tartmak/düşünmek, ölçüp biçmek, teraziye vurmak. 3
weigh
weigh anchor demir almak
weigh
{f} basmak
weigh
(Tekstil) 1. tartmak 2. çekmek, gelmek
weigh
{f} bastırmak
الإنجليزية - الإنجليزية
weigh
to raise an anchor free of the seabed

    الواصلة

    to raise an an·chor free of the seabed

    التركية النطق

    tı reyz ın ängkır fri ıv dhi sibed

    النطق

    /tə ˈrāz ən ˈaɴɢkər ˈfrē əv ᴛʜē ˈsēˌbed/ /tə ˈreɪz ən ˈæŋkɜr ˈfriː əv ðiː ˈsiːˌbɛd/
المفضلات