to lead on; to bring along; to introduce

listen to the pronunciation of to lead on; to bring along; to introduce
الإنجليزية - التركية

تعريف to lead on; to bring along; to introduce في الإنجليزية التركية القاموس.

entertain
{f} eğlendirmek

İşi insanları eğlendirmek olan ve şovlara katılan kişi bir eğlendiren kimsedir. - The man whose work it is to amuse people who attend a show is an entertainer.

Onlar öğretmenlerini eğlendirmek için bir gösteri koydular. - They put on a show to entertain their teachers.

entertain
eğlendir

Televizyon izleyicileri eğlendirmesinin yanı sıra onları aydınlatır. - Television enlightens the viewers as well as entertains them.

Çocuklar için tasarlanmış kitap yetişkinleri eğlendiriyor. - Intended for children, the book entertains grown-ups.

entertain
{f} ağırlamak
entertain
konuklamak
entertain
göz önünde bulundurmak
entertain
izaz etmek
entertain
aklında tutmak
entertain
entertain a motion bir teklifi kabul edip kurula arzetmek They entertain a great deal çok misafirl
entertain
(bir öneriyi/vb.) göz önünde bulundurmak
entertain
hoşça vakit geçirtmek
entertain
avutmak
entertain
{f} misafir etmek
entertain
{f} aklında bulundurmak
entertain
ikram etmek
entertain
{f} oyalamak
entertain
meşgul etmek
entertain
hatırda tutmak
الإنجليزية - الإنجليزية
entertain
to lead on; to bring along; to introduce
المفضلات