to follow the tracks of

listen to the pronunciation of to follow the tracks of
الإنجليزية - التركية

تعريف to follow the tracks of في الإنجليزية التركية القاموس.

track
{i} iz
track
{i} tekerlek aralığı
track
spor atletizm
track
{i} rota
track
ray

Raylar yola paralel uzanıyor. - The tracks run parallel to the road.

Lütfen demiryolu rayları yakınında oynamayın. - Please don't play near the railroad tracks.

track
yarış pisti

Yavaşla. Bu bir yarış pisti değil. - Slow down. It's not a race track.

track
{i} tarama
track
palet
track
iki tekerlek arasında uzanmak track down izle
track
{f} geçmek (çöl vb.)
track
{f} izle

Avcı ayının izlerini takip etti. - The hunter followed the bear's tracks.

Tom'un yaptıklarını izlemekten daha iyi yapacak işlerim var. - I've got better things to do than to keep track of what Tom's doing.

track
{i} ray, hat
track
{f} ayağıyla içeri taşımak (çamur vb.)
track
{i} spor (yarışların yapıldığı) pist
track
{f} palet takmak (araç)
track
{f} iz bırakmak
track
{i} palet (araç)
track
(isim) iz, ray, hat, yol, rota, yörünge, patika, pist, tekerlek izi, tekerlek aralığı, dümen suyu, palet (araç)
الإنجليزية - الإنجليزية
track

My uncle spent all day tracking the deer.

To follow tracks
track
to follow the tracks of

    الواصلة

    to fol·low the tracks of

    التركية النطق

    tı fälō dhi träks ıv

    النطق

    /tə ˈfälō ᴛʜē ˈtraks əv/ /tə ˈfɑːloʊ ðiː ˈtræks əv/
المفضلات