to burgle

listen to the pronunciation of to burgle
الإنجليزية - التركية

تعريف to burgle في الإنجليزية التركية القاموس.

rob
soymak

Tom bankayı soymak için Mary ile bir planı tartıştı. - Tom discussed with Mary a plan to rob the bank.

Sami, Leyla'yı soymak istedi. - Sami wanted to rob Layla.

rob
{f} soygun yapmak
burgle
f., k.dili. (evi/binayı) soymak
burgle
soymak
burgle
ev soymak
burgle
{f} hırsızlık yaparak çalmak
burgle
soymak ev
rob
(Arılık) yağmalamak
burgle
{f} soymak (ev)
burgle
(ev/vb.) soymak
burgle
soy

Biz bir kez soyulduk. - We were burgled once.

rob
soy

Polis, soygun olayı ile ilişkili olarak bir şüpheliyi tutukladı. - The police arrested a suspect in connection with the robbery.

İki soyguncu bir mağazaya girdi. - Two robbers broke into a store.

rob
çalmak
burgle
ili ev soymak
rob
başkasının para veya eşyasını alıp soymak
rob
{f} yağmalamak, talan etmek
rob
{f} yoksun bırakmak
rob
adam soymak
rob
{f} soyup soğana çevirmek
rob
{f} zorla almak
rob
{f} hırsızlık yapmak
rob
rob Peter to pay Paul birine olan borcu ödemek için başkasının hakkını yemek
الإنجليزية - الإنجليزية
rob

Her house was robbed.

to steal from a premises; to commit burglary
{f} break into and steal, pilfer, snatch
If a building is burgled, a thief enters it by force and steals things. I found that my flat had been burgled Two teenagers burgled the home of Mr Jones's mother. to go into a building and steal things American Equivalent: burglarize (burglar)
commit a burglary; enter and rob a dwelling
to steal from a premises
to burgle
المفضلات