to become extinct, to expire

listen to the pronunciation of to become extinct, to expire
الإنجليزية - التركية

تعريف to become extinct, to expire في الإنجليزية التركية القاموس.

go out
çıkmak

Ben dışarı çıkmak istemiyorum. - I don't want to go out.

Bir yerde içki içmek için dışarı çıkmak ister misiniz? - Would you like to go out to have a drink somewhere?

go out
flört etmek

Benimle flört etmek ister misin? - Would you like to go out with me?

go out
kesilmek
go out
(ışık) sönmek
go out
demode olmak
go out
sokağa çıkmak
go out
kalkmak
go out
gönderilmek
go out
dışarı gitmek

Tom'un köpeği dışarı gitmek istedi. - Tom's dog wanted to go outside.

Dışarı gitmektense evde kalmayı tercih ederim. - I would rather stay home than go out.

go out
modası geçmek
go out
sönmek
go out
çık

Baba, dışarıya çıkıp oyun oynayabilir miyim? - Daddy, may I go out and play?

Keşke dışarı çıktığın zaman kapıyı kapatsan. - I wish you would shut the door when you go out.

go out
evden ayrılmak
go out
(with) ile flört etmek, ile gezmek, ile çıkmak: Tarık's started to go out with
go out
dışarıya çıkmak

Onunla dışarıya çıkmak eğlenceli. - It's fun to go out with him.

Hava karardıktan sonra tek başına dışarıya çıkmak iyi bir fikir değil. - It's not a good idea to go out after dark by yourself.

go out
çekilmek
go out
(Fiili Deyim ) 1- dışarı çıkmak 2- sönmek
go out
(deyim) gondermek,dagitmak,ilan etmek. 3.goc etmek
go out
(deyim) modasi gecmek
الإنجليزية - الإنجليزية
go out

And cold the poor man lies at night, / And so goes out the year.

to become extinct, to expire
المفضلات