Adam parayı almadığını iddia etti.
 - The man claimed he didn't take the money.
Goethe iddia etti, yabancı dilleri konuşamayan birisi kendi dilini de bilmez.
 - Goethe claimed, one who cannot speak foreign languages does not know one's own language either.
O, onun hakkında bir şey bilmediğini iddia ediyor.
 - She claims that she knows nothing about him.
Tom Mary hakkında hiçbir şey bilmediğini iddia ediyor.
 - Tom claims he knows nothing about Mary.
Bazıları tam vücut tarayıcılarının dördüncü yasa değişikliğini ihlal ettiğini iddia etmektedir.
 - Some claim that full-body scanners violate the Fourth Amendment.
Bir şüphelinin suçlu olduğunu ispatlamak için mahkemedeki savcılar iddialarını kanıtlamak zorundadır.
 - Prosecutors in court have to substantiate their claims in order to prove a suspect is guilty.
Goethe iddia etti, yabancı dilleri konuşamayan birisi kendi dilini de bilmez.
 - Goethe claimed, one who cannot speak foreign languages does not know one's own language either.