Duruşma günden güne devam etti.
 - The trial went on day after day.
Tanık duruşmada konuştuğu sırada gergin görünmüyordu.
 - The witness did not seem nervous when he spoke at the trial.
Tom yargılamaya gelmeyecek.
 - Tom won't show up for trial.
Dün gece ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılama hakkında bir rüya gördüm.
 - I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.
Biz deneme ve yanılma ile öğreniriz.
 - We learn by trial and error.
Deneme yanılma, ilerleme adına çok ehemmiyetlidir.
 - Trial and error is essential to progress.
Tom'un testi ne zamandı?
 - When was Tom's trial?