the act of connecting

listen to the pronunciation of the act of connecting
الإنجليزية - التركية

تعريف the act of connecting في الإنجليزية التركية القاموس.

connection
bağ

Birdebire su aygırlarını bana niçin anlatıyorsun? O ve senin on iki kırmızı akvaryum balığının arasındaki bağlantıyı anlamıyorum. - Why are you telling me about hippos all of the sudden? I don't see the connection between that and your twelve red goldfishes.

O, babasının bağlantıları sayesinde işi aldı. - He got the job by virtue of his father's connections.

connection
{i} ilişki

Bizim özel bir ilişkimiz var. - We have a special connection.

Mary'nin doğa ile güçlü bir ilişkisi vardır. - Mary has a strong connection with nature.

connection
{i} bağıntı
connection
arkadaş
connection
mensubiyet
connection
birleştirme
connection
tanıdık
connection
(Dilbilim) bağımlılık
connection
müşteri
the act of
eyleminin
connection
{i} yakın

Bir takım yıldızındaki bireysel yıldızlar birbirlerine çok yakın görünebilir fakat aslında onlar uzayda büyük mesafelerle ayrılabilir ve birbirleriyle hiç gerçek bağlantısı yoktur. - The individual stars in a constellation may appear to be very close to each other, but in fact they can be separated by huge distances in space and have no real connection to each other at all.

Sami'nin suçlarla çok yakın bağlantıları vardı. - Sami had very close connections to the crimes.

connection
{i} ilgi

Tom'un öldürülmesiyle ilgili olarak iki adam tutuklandı. - Two men have been arrested in connection with Tom's murder.

Konuyla hiçbir ilgim yok. - I have no connection the matter.

connection
{i} alışveriş
connection
{i} aktarma
connection
{i} yakınlık
connection
{i} bağlama, birleştirme
connection
{i} dost
connection
bağlantı, bilgisayar ile bir bilgisayar ya da aygıtın ilişki kurması
الإنجليزية - الإنجليزية
linkup
connection
the act of connecting

    التركية النطق

    dhi äkt ıv kınektîng

    النطق

    /ᴛʜē ˈakt əv kəˈnektəɴɢ/ /ðiː ˈækt əv kəˈnɛktɪŋ/
المفضلات