Do you see the bird on the telephone wire?
- Telefon kablosunun üzerindeki kuşu görüyor musun?
Puppets work with wires.
- Kuklalar teller ile çalışır.
Would you like to borrow my stapler?
- Tel zımbamı ödünç almak ister misin?
I know what a stapler looks like.
- Bir tel zımbanın neye benzediğini biliyorum.
A string on my guitar broke.
- Gitarımdaki bir tel kırıldı.
One of the piano strings is broken.
- Piyano tellerinden birisi kırılmış.
Do fish have vocal chords?
- Balıkların ses telleri var mıdır?
Sami found a bobby pin under his bed.
- Sami yatağının altında bir tel toka buldu.
I know what a stapler looks like.
- Bir tel zımbanın neye benzediğini biliyorum.
Would you like to borrow my stapler?
- Tel zımbamı ödünç almak ister misin?
Do you have a mobile phone?
- Cep telefonunuz var mı?
His mobile phone produced radio emissions that interfered with other phones.
- Onun cep telefonu, diğer telefonları engelleyen radyo emisyonu üretti.
Tom crawled under barbed wire.
- Tom dikenli tel altında süründü.
My coat got caught on a barb on the barbed wire.
- Benim ceket dikenli tel üzerinde bir diken üzerinde yakalandı.