teşbih

listen to the pronunciation of teşbih
التركية - الإنجليزية
comparison, simile benzetme, benzeti
similitude
comparing (one person or thing) to (another)
lit. simile
simile
teşbih etmek
to compare (one person or thing) to (another)
التركية - التركية
Benzeti
Benzetme, benzeti
Benzetme: "Aleyhinde şairane teşbihlerle ağır ve güçlükle yazardı."- Y. K. Beyatlı
(Osmanlı Dönemi) benzetmek, benzetilmek; benzetiş; (edebiyatta) aralarında maddi veya mânevi bir münâsebet bulunan iki şeyi birbirine benzetmek sanatı, "Ali aslan gibi kuvvetlidir" cümlesinde olduğu gibi
TEŞBİH
(Osmanlı Dönemi) Yassı ve enli yapmak
teşbih
المفضلات