tam zamanında

listen to the pronunciation of tam zamanında
التركية - الإنجليزية
right on time
seasonably
apropos
It's on time
pat
in good time

The taxi arrived in good time. - Taksi tam zamanında geldi.

Bill wanted to get to the office in good time to clean his desk. - Tom masasını temizlemek için tam zamanında ofise gitmek istedi.

in the nick of time
bang on time
nick of time

Tom got to the airport just in the nick of time. - Tom tam zamanında havaalanına vardı.

Tom got there just in the nick of time. - Tom tam zamanında oraya vardı.

on time

He asked me to wake him up on time. - Benden onu tam zamanında uyandırmamı istedi.

The play began exactly on time. - Oyun tam zamanında başladı.

promptly
punctually
just at the right time
in good season
providencs
opportunely
tam zamanında gelmek
come on the dot
tam zamanında olan
pat
tam zamanında olan
seasonable
tam vaktinde/zamanında
1. right on time, right on the dot. 2. at just the right moment
tam zamanında
المفضلات