الإنجليزية - التركية
تعريف tali%cc%87h في الإنجليزية التركية القاموس.
- trochlea tali
- (Tıp) Talus makarası
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف tali%cc%87h في التركية التركية القاموس.
- TALİ
- (Osmanlı Dönemi) İkinci derecede. Sonradan gelen
- TALİ
- (Hukuk) İkinci derecede, yan, ikincil
- TALİ
- (Osmanlı Dönemi) Tilavet eden, okuyan
- TALİ
- (Osmanlı Dönemi) Man: Birbirine bağlı iki kaziyeden ikincisi. Meselâ: "Duman çıkıyorsa ateş vardır" sözünde "Ateş vardır" sözü tâli'dir
- TALİ '
- (Osmanlı Dönemi) Nişangâhın arkasına düşen ok
- TALİ '
- (Osmanlı Dönemi) Kısmet, kader, baht
- TALİ '
- (Osmanlı Dönemi) Doğan. Tulu' eden
- TALİ '
- (Osmanlı Dönemi) Yeni hilâl
- TALİ ENCÜMEN
- (Hukuk) Alt komisyon
- TALİ KIYMET
- (Hukuk) İkincil değer; bilançoda başlı başına değer ifade etmeyecek kıymet
- TALİ PARA
- (Hukuk) Esas parayı temsil eden (altın para esasını kabul eden sistemde banknot gibi para)
- TALİ İŞVEREN
- (Hukuk) Alt müteahhit; taşaron
- tali
- Ancak ikinci derecede bir önemi olan
- tali
- İkinci derecede olan, ikincil
- tali
- ikinci
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف tali%cc%87h في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- tali
- pref. ankle (Latin)
المصطلحات ذات الصلة
التركية - الإنجليزية
تعريف tali%cc%87h في التركية الإنجليزية القاموس.
- tali bölge
- (Askeri) subarea
- tali bölge
- (Askeri) subsector
- tali ürün
- (Ticaret) by-product
- tâli yol
- turnout
- tali
- secondary; subordinate, subsidiary
- tali
- secondary; subordinate: tali cümle gram. subordinate clause. tali komisyon subcommittee. tali yol secondary road
- tali boru
- bypass
- tali bölge arama uzunluğu
- (Askeri) search subarea length
- tali bölge petrol ofisi
- (Askeri) subarea petroleum office
- tali gerilme
- secondary stress
- tali havalandırma
- auxiliary ventilation
- tali kiriş
- secondary beam
- tali trafik kanalı
- (Askeri) secondary traffic channel
- tali trafik kanalı tahsisi
- (Askeri) assign secondary traffic channels
- tali yol
- side street
- tali şirket
- (Hukuk) subsidiary
- taşınabilir meteoroloji tali sistemi
- (Askeri) portable meteorological subsystem
- tâli
- secondary
- tâli
- subsidiary
- tâli
- by
- tâli
- collateral
It's only collateral damage.
-Bu sadece tali hasar.
- tâli direnç
- shunt
- tâli hat
- spur track
- tâli hat
- sideline
- tâli yol
- sideline
- tâli yol
- turn off
- tâli yol
- ancillary road
- tâli yol
- accommodation road
- tâli yol
- side road
- tâli yol
- slip road
- Mesaj Yayınlama Tali Sistemi; görev tasarım serisi
- (Askeri) Message Dissemination Subsystem; mission design series
- açık sistem bağlantısı; harekat tali sistem ara birimi
- (Askeri) open system interconnection; operational subsystem interface
- cep telefonu tali sistemi
- (Otomotiv) cellular phone subsystem
- esir kampı tali bölümü
- (Askeri) prisoner of war enclosure
- meteoroloji uydusu tali sistemi
- (Askeri) meteorological satellite subsystem
- meteorolojik radar tali sistemi; intikal rapor sistemi
- (Askeri) meteorological radar subsystem; movement report system
- paralel sıralı tek-birlik; işlem tali sistemi
- (Askeri) parallel track single-unit; processing subsystem
- psikolojik harekat (PSYOP) yönetim bilgi tali sistemi
- (Askeri) psychological operations (PSYOP) management information subsystem
- psikolojik harekat (PSYOP) çalışma programı tali sistemi
- (Askeri) psychological operations (PSYOP) studies program subsystem
- psikolojik harekat (psyop) etkileri analiz tali sistemi
- (Askeri) psychological operations (PSYOP) effects analysis subsystem
- sürekli istasyon değişimi; kişisel muhabere sistemi; esas kontrol gemisi; tali i
- (Askeri) permanent change of station; personal communications system; primary control ship; processing subsystem; processor controlled strapping
- televizyon tali sistemi
- (Otomotiv) television subsystem
- video tali sistemi
- (Otomotiv) video sub system
- yerel sensör tali sistemi
- (Askeri) local sensor subsystem