Zayıflamak zorundayım, bu yüzden diyetteyim.
- I have to lose weight, so I'm on a diet.
Tom zayıflamak zorunda.
- Tom has to lose weight.
O mağaza, fiyatlarını düşürmek zorunda kaldı.
- That store had to reduce their prices.
O mallarının fiyatını düşürmek zorunda kaldı.
- He had to reduce the price of his wares.
Bu ay harcamalarımı azaltmak zorundayım.
- I have to reduce my expenses this month.
Bu şirket çevresel kaplama alanını azaltmak için yeni teknolojiler kullanıyor.
- This company is using new technologies to reduce its environmental footprint.
Bazı insanlar kilo vermek için öğün atlarlar.
- In order to lose weight some people skip meals.
Eğer kilo vermek istiyorsanız, yemeksiz bir gün geçirin.
- If you want to lose weight, spend a day without meals.