O gerçekten zayıflamak istiyor.
- She really wants to lose weight.
Zayıflamak için çikolatadan kolayca vazgeçebilirim.
- I can easily give up chocolate to lose weight.
Başkan Arthur gümrük vergilerini düşürmek istedi.
- President Arthur wanted to reduce the tariffs.
O mallarının fiyatını düşürmek zorunda kaldı.
- He had to reduce the price of his wares.
Bu şirket çevresel kaplama alanını azaltmak için yeni teknolojiler kullanıyor.
- This company is using new technologies to reduce its environmental footprint.
Bu ay harcamalarımı azaltmak zorundayım.
- I have to reduce my expenses this month.
Ben kilo vermek istiyorum.
- I want to lose weight.
Eğer kilo vermek istiyorsanız, yemeksiz bir gün geçirin.
- If you want to lose weight, spend a day without meals.