tırmıklı

listen to the pronunciation of tırmıklı
التركية - الإنجليزية
scratchy
Characterized by scratches; itchy; irritating
Characterized by scratches
Scratchy sounds are thin and harsh. Listening to the scratchy recording, I recognized Walt Whitman immediately
causing abrasion
{s} covered with scratch marks; tending to scratch; uneven, haphazard, ragged; characterized by scribbles; producing a grating sound; causing itching or irritation
Scratchy clothes or fabrics are rough and uncomfortable to wear next to your skin. Wool is so scratchy that it irritates the skin
tırmık
rake

Tom raked up all the leaves. - Tom bütün yaprakları tırmıkla topladı.

Tom wanted to help Mary rake the leaves, but she was using the only rake. - Tom Mary'ye yaprakları tırmıkla toplaması için yardım etmek istedi fakat o tek tırmığı kullanıyordu.

tırmık
harrow
tırmık
drag
tırmık
scarifier
tırmık
scratch
tırmık
garden rake
Tırmık
rakes
tırmık
scratch, clawed place, wound made by an animal's claw or a person's fingernail
tırmık
rake (e.g. garden rake, etc.)
tırmık
scratch; rake, harrow
tırmık
grubber
التركية - التركية

تعريف tırmıklı في التركية التركية القاموس.

Tırmık
gelberi
Tırmık
ok
Tırmık
cırnak
Tırmık
adav
tırmık
Bahçıvanlıkta toprağın taşını ayıklamak için kullanılan, ucu bu biçimde olan araç
tırmık
Kabartılmış toprağın taşını, çöpünü ayıklamak için kullanılan seyrek dişli, tarak biçiminde araç
tırmık
Kedi kumunu temizlemek için kullanılan kürek
tırmık
Tırnak beresi: "Yüzünde tırmıklar vardı."- P. Safa
tırmık
Tırnak beresi
tırmıklı
المفضلات