Başarılı bir şekilde yeni bir iş bulabildiler.
- He managed to find a new job successfully.
Onu başarılı bir şekilde ikna ettim ve flört ettik.
- I successfully persuaded her and we went on a date.
O, sınavı başarıyla geçti.
- He successfully passed the exam.
Biz görevimizi başarıyla yerine getirdik.
- We carried out our mission successfully.
Tom başarılı bir biçimde tüm eyaletteki oyların yaklaşık yüzde sekseninin desteğini alacak duruma erişti.
- Tom successfully carried the state with nearly sixty percent of the total statewide vote.
O, hayalini başarılı bir biçimde gerçekleştirdi.
- He successfully realised his dream.
Onlar bunu başarılı olarak yaptı.
- They did it successfully.
Tedavi başarılı olarak gidiyor.
- The treatment is going successfully.
Başarılı bir iş adamı olmanın hayalini kurardım.
- I used to dream about being a successful businessman.
Kaçış denemesi başarılıydı.
- His escape attempt was successful.
Başarının anahtarı olan dürüstlük söylenilmediği taktirde sürer
- It goes without saying that honesty is the key to success.
Kaçış denemesi başarılıydı.
- His escape attempt was successful.
Çabalarının başarıyla sonuçlanacağından eminim.
- I'm sure your efforts will result in success.
Kendi kendine şöyle dedi: Bu operasyon başarıyla sonuçlanacak mı?
- He said to himself, Will this operation result in success?
Başarılı bir iş adamı olmanın hayalini kurardım.
- I used to dream about being a successful businessman.
Okul festivalini başarılı yapmak için birbirlerine yardımcı oldular.
- They helped one another to make the school festival a success.
Zor iş genellikle başarıya götürür.
- Hard work often leads to success.
Senin nasihatın beni başarıya götürdü.
- Your advice led me to success.
They successfully completed their project together.
His third attempt to pass the entrance exam was a success.
The new range of toys has been a resounding success.
a successful enterprise.
... successfully. ...
... deal with them successfully if we work together. ...