الإنجليزية - التركية
تعريف someone who tells lies في الإنجليزية التركية القاموس.
- storyteller
- martavalcı
- fabricator
- {i} sahtekâr
- fabricator
- {i} uydurmacı, yalancı
- fabricator
- {i} sahteci
- fabricator
- {i} yalancı
- fabricator
- {i} fabrikatör
- fabricator
- yalancı/fabrikatör
- fabricator
- {i} imalatçı
- fabricator
- (Askeri) BİRLEŞTİRİCİ: Şahsi veya politik amaçlar için açık haberleri toplayan, işleyen veya bilgi açığa çıkaran hiçbir kaynağa bağlı olmadan çalışan bir şahıs ya da grup
- fabricator
- {i} uydurukçu
- fibber
- {i} yalancı
- fibber
- {i} uydurukçu
- storyteller
- (isim) öykücü, hikâyeci, masalcı, palavracı
- storyteller
- yalancı kimse
- storyteller
- {i} öykücü
Tom çok iyi bir öykücü.
-Tom is a very good storyteller.
O bir öykücü ve şairdir.
-He is a storyteller and a poet.
- storyteller
- {i} hikâye anlatan kimse, masalcı
- storyteller
- hikaye anlatıcı
Amcamın bütün ailesi hikaye anlatıcısını dinlemek için geldi ve tepenin diğer tarafındaki komşu konuttan halamın akrabalarından bazıları bile.
-My uncle’s whole family came to hear the storyteller, and even some of my aunt’s relatives from the neighboring housing on the other side of the hill.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف someone who tells lies في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- storyteller
- fibber
- fabricator
someone who tells lies
الواصلة
some·one who tells liesالتركية النطق
sʌmwʌn hu telz layzالنطق
/ˈsəmˌwən ˈho͞o ˈtelz ˈlīz/ /ˈsʌmˌwʌn ˈhuː ˈtɛlz ˈlaɪz/
Resimler
السابق
المفضلات