someone employed to clean and maintain a building

الإنجليزية - التركية

تعريف someone employed to clean and maintain a building في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

janitor

{i} kapıcı

Tom kapıcının üniformasını giyiyordu. - Tom was wearing a janitor's uniform.

Mary yarı-zamanlı bir kapıcı ile çıkıyor. - Mary has been dating a part-time janitor.

janitor

hademe

Bir üniversite diplomasına sahip olsa da, Tom hademe olarak çalışır. - Even though he has a college degree, Tom works as a janitor.

Tom hademe olarak başladı ama o şimdi şirketin başkanıdır. - Tom started as a janitor, but he's now the president of the company.

janitor

Hizmetli

Tom bir hizmetli olacak. - Tom will be a janitor.

Tom hizmetliden konferans salonuna giden kapıyı açmasını istedi. - Tom asked the janitor to open the door to the auditorium.

janitor

{i} bina sorumlusu

janitor

odacı

Tom bir odacı olarak kimliğini gizledi. - Tom was disguised as a janitor.

janitor

bir binanın temizlik ve tamir işleriyle meşgul olan memur

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف someone employed to clean and maintain a building في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

janitor

الواصلة

some·one employed to clean and main·tain a build·ing

التركية النطق

sʌmwʌn employd tı klin ınd meynteyn ı bîldîng

النطق

/ˈsəmˌwən emˈploid tə ˈklēn ənd mānˈtān ə ˈbəldəɴɢ/ /ˈsʌmˌwʌn ɛmˈplɔɪd tə ˈkliːn ənd meɪnˈteɪn ə ˈbɪldɪŋ/