Dilsel güzelliğin gelişmiş algısı hâlâ onda eksik.
- A developed perception of linguistic beauty is still lacking in her.
Yunanistan gelişmiş bir ülke.
- Greece is a developed country.
Amerika'da iken İngilizce becerisini geliştirdi.
- He developed his English skill while he was in America.
Düzgün bir şekilde eğitilirse müzikal yetenek geliştirilebilir.
- Musical talent can be developed if it's properly trained.
Bazı beklenmedik zorluklar ortaya çıktı.
- Some unexpected difficulties have arisen.
Yeni bir zorluk ortaya çıktı.
- A new difficulty has arisen.