sezme

listen to the pronunciation of sezme
التركية - الإنجليزية
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف sezme في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

SEZ
Special Economic Zone
التركية - التركية
Sezmek işi
SEZMEK
Açık bir kanıt olmaksızın, olmuş veya olacak bir şeyi anlamak, kestirmek, hissetmek: "İkinci Dünya Savaşı'na doğru gittiğimizi en evvel sen sezmiştin."- R. H. Karay
SEZMEK
Anlamak, fark etmek: "Onun deli sayılmasının sebeplerini gizlice biz de sezerdik."- A. Ş. Hisar
sezmek
Açık bir kanıt olmaksızın, olmuş veya olacak bir şeyi anlamak, kestirmek, hissetmek
sezmek
Anlamak, fark etmek