الإنجليزية - التركية
تعريف set used to broadcast radio or tv signals في الإنجليزية التركية القاموس.
- transmitter
- verici
Radyo vericisi çalışmıyordu.
-The radio transmitter was not working.
- sender
- {i} gönderen
Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
-Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.
Ne garip bir mesaj! Herhangi bir gönderen veya alıcı da yok.
-What a strange message! There is no sender and no recipients either.
- transmitter
- {i} radyo, TV verici
- transmitter
- (Askeri) Verici cihaz
- sender
- (Ticaret) nakliyeci
- sender
- (Ticaret) mürsil
- sender
- (Bilgisayar) göndereni
- transmitter
- aracılık yapan
- sender
- verici
- transmitter
- iletici
- sender
- {i} gönderici
Sophie bilinmeyen göndericiden bir mektup daha almayı dört gözle bekliyordu.
-Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.
- sender
- yollayıcı
- transmitter
- (Nükleer Bilimler) göndermeç
- transmitter
- {i} (telgrafa ait) iletici
- transmitter
- (Askeri) GÖNDERMEÇ: Bir telefon, telgraf veya telsiz gibi cihazlarla haberi gönderme işini yapan kısım
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف set used to broadcast radio or tv signals في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- transmitter
- sender
set used to broadcast radio or tv signals
الواصلة
SET used to broad·cast ra·di·o or tv signalsالتركية النطق
set yuzd tı brôdkäst reydiō ır tivi sîgnılzالنطق
/ˈset ˈyo͞ozd tə ˈbrôdˌkast ˈrādēˌō ər ˈtēˈvē ˈsəgnəlz/ /ˈsɛt ˈjuːzd tə ˈbrɔːdˌkæst ˈreɪdiːˌoʊ ɜr ˈtiːˈviː ˈsɪɡnəlz/
Resimler
المفضلات