Çalışmak çürümekten daha iyidir.
- Better to run than to rot.
Çürük bir şeyin kokusunu alıyorum.
- I smell something rotten.
Sepette birçok çürük elmalar vardı.
- There were many rotten apples in the basket.
Meyve hemen çürüme eğilimindedir.
- Fruit tends to rot right away.
Bu bir şeyin çürümesi gibi kokuyor.
- It smells like something's rotting.
Bu gıda çürük kokuyor.
- This food smells rotten.
Bu portakallar çürüdü.
- These oranges have rotted.
Bu bir şeyin çürümesi gibi kokuyor.
- It smells like something's rotting.
Sami şimdi hapiste çürüyor.
- Sami is now rotting in jail.
Bu bir şeyin çürümesi gibi kokuyor.
- It smells like something's rotting.
Sami hayatının kalanını hapiste çürüyerek geçirecek.
- Sami will spend the rest of his life rotting in jail.
The mother of the little girl just wanted the child predator to rot in jail after what he did to her.