rigorous and unbending

listen to the pronunciation of rigorous and unbending
الإنجليزية - التركية
titiz ve inatçı
rigid
sert

Yeni televizyon sunucusu biraz sert. - The new TV host is a little rigid.

Makinenin iskeleti sert olmalı. - The frame of the machine should be rigid.

rigid
(sıfat) sert, katı, eğilmez, kaskatı, dimdik, sabit, esnemez, kesin, dik kafalı, değişmez
rigid
(İnşaat) rijit, katı, sert
rigid
{s} kaskatı
rigid
(İnşaat) esnemeyen
rigid
(İnşaat) bükülmeyen
rigid
bükülmez
rigid
değişmez
rigid
eğilmez
rigid
{s} sert, şiddetli
rigid
{s} dimdik
rigid
{s} sabit
rigid
{s} katı

Doku kültürü bakış açısından, bu deney için çevre daha katı bir şekilde tanımlanmış olmalıdır. - From the viewpoint of tissue culture, the environment for this experiment should be more rigidly defined.

rigid
{s} kesin
rigid
(Biyoloji) rijid
الإنجليزية - الإنجليزية
rigid
rigorous and unbending

    الواصلة

    rig·or·ous and un·bend·ing

    التركية النطق

    rîgırıs ınd ʌnbendîng

    النطق

    /ˈrəgərəs ənd ˌənˈbendəɴɢ/ /ˈrɪɡɜrəs ənd ˌʌnˈbɛndɪŋ/
المفضلات