تعريف ri̇tmi̇k في التركية الإنجليزية القاموس.
- ritmik
- rhythmic
Children learn to respond to rhythmical sounds from a very young age.
-Çocuklar çok genç yaştan itibaren ritmik seslere cevap vermeyi öğrenirler.
Rhythmic gymnastics is a beautiful sport for girls.
-Ritmik jimnastik kızlar için güzel bir spordur.
- ritmik
- swinging
- ritmik
- rhytmic
Mary practices rhytmical gymnastics.
-Mary ritmik jimnastik yapıyor.
- ritmik
- eurhythmic
- ritmik
- (Muzik) rhytmical
Mary practices rhytmical gymnastics.
-Mary ritmik jimnastik yapıyor.
- ritmik
- rhythmical
Children learn to respond to rhythmical sounds from a very young age.
-Çocuklar çok genç yaştan itibaren ritmik seslere cevap vermeyi öğrenirler.
- ritmik
- cadenced
- ritmik dans
- eurythmics
- ritmik hareket
- eurythmy
- ritmik jimnastik
- (Muzik) eurhytmics
- ritmik jimnastik
- rhythmic gymnastics
- ritmik jimnastik
- eurythmics
- ritmik olarak
- rhythmically
- ritmik bir şekilde
- dancingly
- ritmik dans
- eurhythmics
- ritmik düzen
- eurhythmy
- ritmik jimnastik
- eurhythmics
- ritmik model
- rhythmic pattern
- ritmik olmayan
- nonrhythmic
- ritmik olmayan
- arrhythmical
- ritmik sarsıntı
- (Jeoloji) harmonic tremor
- ritmik yüzme
- synchronized swimming
- kâlbin ritmik genişlemesi
- diastole
- ritmik
- rhythm
Rhythmic gymnastics is a beautiful sport for girls.
-Ritmik jimnastik kızlar için güzel bir spordur.
Children learn to respond to rhythmical sounds from a very young age.
-Çocuklar çok genç yaştan itibaren ritmik seslere cevap vermeyi öğrenirler.
- ritmik
- cadence
المصطلحات ذات الصلة
تعريف ri̇tmi̇k في التركية التركية القاموس.
- (Osmanlı Dönemi) Ölçülü, âhenkli
- RiTMiK
- Düzenli aralıklarla tekrarlanan, dizemli, tartımlı: "Yan odadan ritmik bir ses gelmeye başlamıştı."- Ç. Altan
- ritmik
- Düzenli aralıklarla tekrarlanan, dizemli, tartımlı
- ritmik sayma
- Bir kural dâhilinde sayı aralıklarını değiştirmeden ileri, geri sayma