regular and even

listen to the pronunciation of regular and even
الإنجليزية - التركية

تعريف regular and even في الإنجليزية التركية القاموس.

steady
{i} sabit durum
steady
sağlam

Bu köprü sağlam görünüyor. - This bridge looks steady.

Bu merdiven yeterince sağlam mı? - Is this ladder steady enough?

steady
{s} sakin
steady
{s} sürekli

Sürekli çıktığın bir kız arkadaşın var mı? - Do you have a steady girlfriend?

Tom sürekli ilerleme kaydetti. - Tom has made steady progress.

steady
değişmeyen
steady
tutarlı
steady
yatıştırmak
steady
sallanmaz hale getirmek
steady
sarsılmaz
steady
sebatkâr
steady
ciddi
steady
(Denizcilik) Viya!
steady
kararlı, dengeli
steady
ünlem sabit
steady
{s} durmadan aynı şekilde akan (su)
steady
{s} değişmeyen; durmayan, devamlı
steady
sallanmaz
steady
{s} değişmez
steady
(fiil) sallanmasını kesmek, titremesini durdurmak, sakinleştirmek, sabit kalmak, hareket etmemek, kıpırdamamak, titrememek, istikrarlı gitmek
الإنجليزية - الإنجليزية
steady
regular and even

    الواصلة

    re·gu·lar and e·ven

    التركية النطق

    reygyılır ınd ivîn

    النطق

    /ˈrāgyələr ənd ˈēvən/ /ˈreɪɡjəlɜr ənd ˈiːvɪn/
المفضلات