الإنجليزية - التركية
تعريف precious to or greatly valued by someone في الإنجليزية التركية القاموس.
- dear
- {ü} canım
Bana bir fincan kahve getirir misin? Memnuniyetle, canım.
-Would you get me a cup of coffee? With pleasure, my dear.
Lütfen misafirlere biraz kahve servisi yap, canım.
-Please serve the guests some coffee, dear.
- dear
- {i} sevimli kimse
- dear
- tatlım
Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı?
-Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?
- dear
- (Ticaret) fiyatı yüksek
- dear
- değerli
Bu kasaba bizim için değerlidir.
-This town is dear to us.
Mary benim için çok değerli.
-Mary is very dear to me.
- dear
- pahalı
Taze sebzeler kışın çok pahalıdır.
-Fresh vegetables are very dear in winter.
- dear
- vah vah!
- dear
- aziz
- dear
- deme!
- dear
- {i} sevilen şey
- dear
- {s} kıymetli
- dear
- {ü} hay allah
- dear
- pahalıya
- dear
- samimi olarak
- dear
- samimi
- dear
- içtenlikle
O herkes tarafından içtenlikle sevilir.
-She is dearly loved by everybody.
O, annesini içtenlikle seviyordu.
-She loved her mother dearly.
- dear
- (isim) sevilen kimse, tatlı kimse, sevimli kimse, sevilen şey
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف precious to or greatly valued by someone في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- dear
precious to or greatly valued by someone
الواصلة
pre·cious to or great·ly val·ued by some·oneالتركية النطق
preşıs tı ır greytli välyud bay sʌmwʌnالنطق
/ˈpresʜəs tə ər ˈgrātlē ˈvalyo͞od ˈbī ˈsəmˌwən/ /ˈprɛʃəs tə ɜr ˈɡreɪtliː ˈvæljuːd ˈbaɪ ˈsʌmˌwʌn/
Resimler
المفضلات