Masanın bacakları sallanıyor. - The legs of the table are shaky.
Burada kısa süre dinlenelim. Bacaklarım yorgun ve ben daha fazla yürüyemiyorum. - Let's take a short rest here. My legs are tired and I can't walk any more.
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف plural of leg في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.