الإنجليزية - التركية
تعريف particularly pleasing or agreeable في الإنجليزية التركية القاموس.
- peach
- şeftali
İnan ya da inanma, şeftaliler ve bademler akrabalar.
-Believe it or not, peaches and almonds are family.
Tom yarım şeftali yedi ve artanını bana uzattı.
-Tom ate half the peach and handed me the rest.
- peach
- {i} çok güzel kız
- peach
- {f} ihbar etmek
- peach
- {i} fıstık gibi şey
- peach
- {f} gammazlamak
- peach
- özellikle güzel kadın
- peach
- peach blossom şeftali baharı
- peach
- çok güzel şey veya kimse
- peach
- (Gıda) şeftali kompostosu
- peach
- şeftali ağacı
Bahçeme bir şeftali ağacı diktim.
-I planted a peach tree in my garden.
Tom bahçesine üç elma ağacı ve bir şeftali ağacı dikti.
-Tom planted three apple trees and a peach tree in his yard.
- peach
- peach tree şeftali ağacı
- peach
- Prunus persica
- peach
- şeftali rengi
- peach
- ihbar etme
- peach
- açık pembe renk
- peach
- peach blow açık pembe porselen cilâsı
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف particularly pleasing or agreeable في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- peach
particularly pleasing or agreeable
الواصلة
par·ti·cu·lar·ly pleas·ing or a·gree·a·bleالتركية النطق
pırtîkyılırli plizîng ır ıgriıbılالنطق
/pərˈtəkyələrlē ˈplēzəɴɢ ər əˈgrēəbəl/ /pɜrˈtɪkjəlɜrliː ˈpliːzɪŋ ɜr əˈɡriːəbəl/
Resimler
المفضلات