pırıltı

listen to the pronunciation of pırıltı
التركية - الإنجليزية
twinkling
twinkle

There was a happy twinkle in her eyes. - Onun gözlerinde mutlu bir pırıltı vardı.

(Meteoroloji) laurence
(Biyokimya) scintillation
glitz
luster
splendour
(isim) Gleam, Glitter
blaze
shimmer
spark of
dazzle
gleam; glitter; glisten; sparkle
gleam
glitter, gleam, sparkle
sheen
sparkle
glisten
glister
light

There was a glimmer of light from the dark window. - Karanlık pencereden gelen bir ışık pırıltısı vardı.

{i} glint
{i} glitter
blink
pırıltı sayar
(Biyokimya) scintillation counter
التركية - التركية
Pırıldayan şeyin yansıttığı ışık
pırıltı
المفضلات