Orada yirmi civarında insan vardı.
- There were twenty or so people there.
Mektup bir hafta civarında varacak.
- The letter will arrive in a week or so.
Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.
- You can buy it for a thousand yen or so.
O kırk ya da yaklaşık olmalı.
- She must be forty or so.
Bir haftaya kadar iyileşeceksin.
- You will get well in a week or so.
Bire karşı on bir saate kadar hava açılacak.
- Ten to one it'll clear up in an hour or so.
Öğle yemeğin için bir sandviç falan hazırlayacağım.
- I'll fix a sandwich or something for your lunch.
Sen bir polis falan mısın?
- Are you a cop or something?
It was about half full or so.