one who is lacking physically or mentally

listen to the pronunciation of one who is lacking physically or mentally
الإنجليزية - التركية

تعريف one who is lacking physically or mentally في الإنجليزية التركية القاموس.

defective
(Dilbilim) eksikli
defective
yarım yamalak
defective
bozuk

Benim kameranın görüntüsü bozuk. - My camera's display is defective.

defective
kalık
defective
(Ticaret) noksanlı
defective
eksik
defective
kusurlu

Bazı hastalıklara kusurlu bir gen tarafından sebep olunmaktadır. - Some diseases are caused by a defective gene.

Şirket, kusurlu ürünleri geri çağırdı. - The company recalled the defective products.

defective
{s} özürlü
defective
(Biyoloji) defektli
defective
{s} dilb. bazı çekim şekilleri olmayan
defective
defectively kusurlu olarak
defective
noksanlık
defective
(sıfat) arızalı, sakat; özürlü, kusurlu; eksik, yetersiz
defective
(Tıp) Sakat, natamam, noksan, kusurlu, hatalı eksik, defektif
defective
{s} arızalı

Arızalı TV yi yenisiyle değiştirdiler. - They replaced the defective TV with a new one.

defective
{s} kusurlu, sakat, eksik, noksan
defective
noksan olarak
الإنجليزية - الإنجليزية
defective
one who is lacking physically or mentally

    الواصلة

    one who I·s lack·ing phys·i·cal·ly or men·tal·ly

    التركية النطق

    hwʌn hu îz läkîng fîzîkli ır mentıli

    النطق

    /ˈhwən ˈho͞o əz ˈlakəɴɢ ˈfəzəklē ər ˈmentəlē/ /ˈhwʌn ˈhuː ɪz ˈlækɪŋ ˈfɪzɪkliː ɜr ˈmɛntəliː/
المفضلات