one who, or that which, defends or protects; defense; protection

listen to the pronunciation of one who, or that which, defends or protects; defense; protection
الإنجليزية - التركية

تعريف one who, or that which, defends or protects; defense; protection في الإنجليزية التركية القاموس.

safeguard
koruyucu şey
safeguard
{f} korumak

Vatandaşlık haklarımızı korumak için mücadele etmeliyiz. - We must fight to safeguard our civil rights.

safeguard
{i} koruma

Vatandaşlık haklarımızı korumak için mücadele etmeliyiz. - We must fight to safeguard our civil rights.

safeguard
yardım
safeguard
{f} koru

Vatandaşlık haklarımızı korumak için mücadele etmeliyiz. - We must fight to safeguard our civil rights.

safeguard
{f} against -e karşı korumak
safeguard
(Avrupa Birliği) korunma
safeguard
(Nükleer Bilimler) güvenlik denetimi
safeguard
(Askeri) YAZILI KONMA BELGESİ: Şahıs ve malları kıtaların ve askeri şahısların tecavüzünden korumak üzere, bir komutan tarafından verilmiş belge. Yazılı koruma emri; askeri disiplinin korunması, şahsi düşünceler, kamu düzeninin temini, insani düşünceler vesaire sebeplerle verilebilir. Yazılı konma emrini zorlamak; bir emre karşı gelmek, ihlal etmek anlamına kabul edilir ve savaşta işlenecek böyle bir suçun cezası ölümdür
safeguard
{i} himaye
safeguard
(Askeri) Muhafız Komutanı
safeguard
{i} against -e karşı koruyucu şey
safeguard
ihtiyat tedbiri
safeguard
muhafaza etmek
safeguard
{f} himaye etmek
safeguard
{i} koruyucu
الإنجليزية - الإنجليزية
safeguard
one who, or that which, defends or protects; defense; protection
المفضلات