of something that can slide

listen to the pronunciation of of something that can slide
الإنجليزية - التركية

تعريف of something that can slide في الإنجليزية التركية القاموس.

sliding
sürgülü

Tom John ve Mary'nin içeri girmesi için sürgülü kapıyı açtı. - Tom opened the sliding door to let John and Mary in.

Duvarların kulakları var, sürgülü kağıt kapıların gözleri var. - Walls have ears, sliding paper doors have eyes

sliding
(Askeri) heyelan
sliding
sürmeli
sliding
kayıcı
sliding
{f} kay

Çocuklar buz üzerinde kayıyorlardı. - The children were sliding on the ice.

Çocukken merdivenden kaymak hoşuma giderdi. - When I was a child, I used to like sliding down the staircase banister.

sliding
kayan
sliding
Kaygan

Test point on the sliding surface.

sliding
kayarak
sliding
kayma

Çocukken merdivenden kaymak hoşuma giderdi. - When I was a child, I used to like sliding down the staircase banister.

sliding
kayış
sliding
{s} hareketli
sliding
{s} değişken
sliding
(Nükleer Bilimler) kaydırma
sliding
{s} kızaklı
الإنجليزية - الإنجليزية
sliding
of something that can slide

    الواصلة

    of some·thing that Can slide

    التركية النطق

    ıv sʌmthîng dhıt kın slayd

    النطق

    /əv ˈsəmᴛʜəɴɢ ᴛʜət kən ˈslīd/ /əv ˈsʌmθɪŋ ðət kən ˈslaɪd/
المفضلات