of politics

listen to the pronunciation of of politics
الإنجليزية - التركية

تعريف of politics في الإنجليزية التركية القاموس.

political
{s} siyasal

Siyasal etkinlikte bulunmak için zamanım yok. - I have no time to engage in political activity.

Birçok Amerikalı için, iki partili siyasal sistem doğal görünüyor. - To many Americans, a two-party political system seems natural.

political
politik

O bütün politik gücünü kaybetti. - He had lost all political power.

Politik durum değişti. - The political situation has changed.

political
siyasi

Lincoln eski siyasi rakibini karşıladı. - Lincoln greeted his former political rival.

Seçimi kazanmak adayın siyasi partisi için büyük bir zaferdi. - Winning the election was a great victory for the candidate's political party.

political
{s} hükümet

Acımasız hükümetler sık ​​sık siyasi muhaliflerini cezaevine sokarlar. - Tyrannical governments frequently put their political opponents in prison.

Zalim hükümetler sık ​​sık siyasi rakiplerini hapsederler. - Tyrannical governments frequently imprison their political opponents.

political
devlete ait
political
politikayla ilgilenen
political
siyasal bilgiler
political
{s} devlet

Daha sonra, diğer birçok ülkeden olanlar büyük ekonomik imkanlarla ilgili raporlar ve dini ve politik özgürlük tarafından cezbedildikleri için Amerika Birleşik Devletlerine akın ettiler. - Later, those from many other countries flocked to the United States because they were attracted by reports of great economic opportunities and religious and political freedom.

political
{s} devlete/hükümete ait
political
siyasi bir partiyepolitical agent siyasi delege
political
politicallysiyaset bakımından
political
siyasete ait
الإنجليزية - الإنجليزية
political
of politics

    الواصلة

    of pol·i·tics

    التركية النطق

    ıv pälıtîks

    النطق

    /əv ˈpäləˌtəks/ /əv ˈpɑːləˌtɪks/

    فيديوهات

    ... and animated politics ...
    ... And to administer them, the beginnings of politics. ...
المفضلات