1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı.
- Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.
Afrika folklorü çok ilginçtir.
- African folklore is very interesting.
O, okullarda kullanım için bir Japon folklor antolojisi derledi.
- He compiled a Japanese folklore anthology for use in schools.
Burada görülecek hiçbir şey yok, millet. Devam edin.
- Nothing to see here, folks. Move along.
Size yardım edebilir miyim millet?
- Can I help you folks?
Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır.
- In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.
Bu insanlara bazı içecekler alın.
- Get these folks some drinks.
Tom halk müziği ile çok ilgileniyor.
- Tom is very interested in folk music.
Halk müziğinden hoşlanırdım.
- I used to like folk music.