I cannot believe you did not see him then.
- O zaman onu görmediğine inanmıyorum.
I was watching TV then.
- O zamanda televizyon seyrediyordum.
Tom has lived in Boston since then.
- Tom o zamandan beri Boston'da yaşamaktadır.
Since then, a great deal of change has occurred in Japan.
- O zamandan beri, Japonya'da büyük bir değişim oldu.
We have been friends ever since.
- O zamandan beri arkadaşız.
Tom came to Japan three years ago and has been living here ever since then.
- Tom üç yıl önce Japonya'ya geldi ve o zamandan beri burada yaşamaktadır..
Tom was the only person in the room at the time.
- O zaman, Tom odadaki tek kişiydi.
Tom claimed that he was working at the time.
- Tom o zamanda çalıştığını iddia etti.
If only you had told me the whole story at that time!
- Keşke o zaman bütün hikayeyi bana anlatsaydın!
I was cleaning my room for that time.
- Ben o zaman odamı temizliyordum.
Tom came to Japan three years ago and has been living here ever since then.
- Tom üç yıl önce Japonya'ya geldi ve o zamandan beri burada yaşamaktadır..
Since then, a great deal of change has occurred in Japan.
- O zamandan beri, Japonya'da büyük bir değişim oldu.
Were you reading a book at that time?
- O zaman bir kitap okuyor muydunuz?
Few roads existed in North America at that time.
- O zaman Kuzey Amerika'da birkaç tane yol vardı.
I'll be back by then.
- O zamana kadar döneceğim.
Tom may be back by then.
- Tom o zamana kadar geri dönebilir.