mudi̇'

listen to the pronunciation of mudi̇'
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Fık: Malının muhâfazasını başkasına emânet ve havâle eden
MUDÎ
(Osmanlı Dönemi) Işık verici, parlak ve ruşen olan
MUDİ
(Hukuk) Vedia veren kimse; saklatımda bulunan kişi; saklatan; bankaya para koyan
mudi
Para yatıran kimse
mudi
Emanet bırakan kimse
الكردية - التركية

تعريف mudi̇' في الكردية التركية القاموس.

mûdî
eziyet eden
mûdî
kindar
mûdî
kinci
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف mudi̇' في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

Mudi
A breed of herding dog originating in Hungary
التركية - الإنجليزية

تعريف mudi̇' في التركية الإنجليزية القاموس.

mudi
(Kanun,Ticaret) bailor
mudi
law bailor
mudi
com. depositor, person who puts money in a bank
mudi
depositor
mudi sayısı
(Ticaret) number of depositors