Yemekten sonraki konuşmalarında, onlar politikadan bahsettiler.
 - In their discourse after dinner, they talked about politics.
Yarından sonraki gün gel.
 - Come the day after tomorrow.
Jane geyiğin arkasından elinden geldiği kadar hızlı koştu.
 - Jane ran after the deer as fast as possible.
Biz onun arkasından odaya girdik.
 - We entered the room after him.
O açlık ve yorgunluk yüzünden bayıldı, ancak bir süre sonra kendine geldi.
 - He fainted with hunger and fatigue, but came to after a while.
O, kötü bir soğuk algınlığı yüzünden yatakta olan kızkardeşine baktı.
 - She looked after her sister, who was in bed with a bad cold.
Ann genellikle okul sonrası tenis oynuyor.
 - Ann often plays tennis after school.
Tom gece yarısı sonrasına kadar eve gitmedi.
 - Tom didn't get home until after midnight.
Çarşamba öğleden sonraları dersimiz yok.
 - We have no classes on Wednesday afternoons.
O cumartesi öğleden sonraları ne yapıyor?
 - What does he do on Saturday afternoons?
Senin hakkında bu kadar endişe etmeme gerek yoktu.Tom'un sana bakacağını bilmeliydim.
 - I needn't have been so worried about you. I should've known that Tom would look after you.
Tom, o günkü olaylar hakkında yazdıktan sonra günlüğü kapattı.
 - Tom closed his diary after writing about that day's events.
Ben bu öğleden sonra Mary'yi göreceğim.
 - I'm going to see Mary this afternoon.
Onun görevi çocuklara bakmaktı.
 - Her duty was to look after the children.
Fırtınadan sonra gelen sakinlik.
 - The calm that comes after the storm.