money; circulation; custom, prevalence

listen to the pronunciation of money; circulation; custom, prevalence
الإنجليزية - التركية

تعريف money; circulation; custom, prevalence في الإنجليزية التركية القاموس.

currency
nakit para
currency
(Ticaret) para dolaşımı
currency
(Bilgisayar) parabirimi
currency
(Kanun) rağbet
currency
(Ticaret) para tedavülü
currency
mütedavil para
currency
(Politika, Siyaset) bir ülkenin değişim aracı
currency
tedavül
currency
para

Daha önceki İtalyan para birimi liradır.ve onun sembolü £ dır.O Türk lirasıyla ilgili değildir. - The former Italian currency was the lira and its symbol was ₤. It's not related to the Turkish lira.

1971 de Britanya Kırallığı parasını ondalık sisteme çevirdi. - In 1971 the United Kingdom changed its currency to the decimal system.

currency
para birimi

Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir. - In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.

Daha önceki İtalyan para birimi liradır.ve onun sembolü £ dır.O Türk lirasıyla ilgili değildir. - The former Italian currency was the lira and its symbol was ₤. It's not related to the Turkish lira.

currency
değer

Bir para birimi değer kaybettiği zaman, bu para ülke ekonomisi üzerinde enflasyonist bir etkiye sahiptir. - When a currency depreciates, that has an inflationary effect on the economy of the country of the currency.

Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir. - In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.

currency
{i} devir
currency
(Mukavele) döviz; tedavüldeki para birimi
currency
(Askeri) GÜNCELLİK: Bir harita veya şemanın belirli bir zamanda eldeki en iyi bilgilerle karşılaştırılarak güncel hale getirilmiş olma durumu. 2. Bir ülkenin kullanılmakta olan parası. 3. Yürürlük meriyet; Akış, hadiselerin akışı. 4. Askeri para, işgal parası. Bknz. "military currency"
currency
para birimi para
currency
revaç
currency
{i} para, nakit, nakit para
currency
(isim) geçerlik, geçerlilik, yaygınlık, tedavül; para, döviz; devir; dolaşım; değer
currency
{i} yaygınlık
currency
{i} döviz

Hangi dövizi istersiniz? - What currency would you like?

Otoriteler dövizi dengede tutmayı başardı. - The authorities managed to stabilize the currency.

الإنجليزية - الإنجليزية
{i} currency
money; circulation; custom, prevalence
المفضلات