التركية - الإنجليزية
تعريف miskin miskin في التركية الإنجليزية القاموس.
- lazily
- {a} idly, slothfully, sluggishly, heavily
- slothfully, idly, indolently, sluggishly
- in a slow and lazy manner; "I watched the blue smoke drift lazily away on the still air
- In a lazy manner
- in a slow and lazy manner; "I watched the blue smoke drift lazily away on the still air"
- in an idle manner; "this is what I always imagined myself doing in the south of France, sitting idly, drinking coffee, watching the people"
- miskin
- sluggish
I've been sluggish recently.
-Son zamanlarda miskinleştim.
- miskin
- lazy
- miskin
- slothful
- miskin
- spiritless
- miskin
- slackly
- miskin
- dronish
- miskin
- bone-lazy
- miskin
- poor
- miskin
- squalid
- miskin
- slothful, indolent, lazy, bone-lazy; poor, helpless, wretched
- miskin
- shiftless
- miskin
- slacker
- miskin
- helpless; wretched
- miskin
- sluggard
- miskin
- supine, indolent, shiftless
- miskin
- leprous, lazarlike, lazarous
- miskin
- slowcoach
- miskin
- sleepy
- miskin
- leper, lazar
- miskin asmanın kel koruğu
- (Konuşma Dili) someone who's about as lazy as they come
- miskin hastalığı/illeti
- leprosy
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف miskin miskin في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- miskin
- A little bagpipe
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف miskin miskin في التركية التركية القاموس.
- Miskin gibi, miskinleşmiş olarak
- MiSKiN
- Cüzzam hastalığına tutulmuş olan (kimse)
- MiSKiN
- Çok uyuşuk olan (kimse): "Hayran olduğum adamı miskin bir mektep çocuğu gibi yaka paça alıp götürdü."- Y. K. Karaosmanoğlu
- MiSKiN
- Hoş görülemeyecek durumlar karşısında tepki göstermeyen (kimse). Âciz, zavallı: "Âşık olan miskin olur / Hak yoluna teslim olur"- Yunus Emre
- MİSKİN
- (Osmanlı Dönemi) Fık: Kendi kendini idâre edemiyen, iktisabtan âciz, mal ve mülkü hiç olmayan kimse
- MİSKİN
- (Osmanlı Dönemi) Uyuşuk, tenbel, hareketsiz. Zavallı
- MİSKİN
- (Osmanlı Dönemi) Cüzzam hastası
- miskin
- Âciz, zavallı
- miskin
- (Osmanlı Dönemi) zavallı, uyuşuk, tembel, hareketsiz
- miskin
- islam dininden olanların yardımla yükümlü oldukları yoksul kimse
- miskin
- Çok uyuşuk olan (kimse)
- miskin
- Hoş görülemeyecek durumlar karşısında tepki göstermeyen (kimse)
- miskin
- Cüzam hastalığına tutulmuş olan kimse
المصطلحات ذات الصلة
miskin miskin
الواصلة
mis·kin mis·kinالنطق
Resimler
السابق
المفضلات