Sami aşağı yukarı yüz tane kadın kaçırdı.
- Sami kidnapped something like a hundred women.
Hiç kimse öyle bir şey için o kadar çok ödemeyecek.
- Nobody will pay that much for something like that.
Öyle bir şeyi yapamayacak kadar yaşlıyım.
- I'm too old to do something like that.
Tom'un onayı olmadan onun gibi bir şey yapamam.
- I can't do something like that without Tom's approval.
Bunun gibi bir şey yapmalıyız.
- We should make something like that.
Bunun gibi bir şey yapmalıyız.
- We should make something like that.
Aradığım şey böyle bir şey gibi görünüyor.
- What I'm looking for looks something like this.
... DAVID BECKHAM: Like I said, it's one of the biggest ...
... That's why we've initiated reforms like Race to the Top ...