maalesef

listen to the pronunciation of maalesef
التركية - الإنجليزية
unfortunately

Unfortunately, it's raining today. - Maalesef bugün yağmur yağıyor.

Unfortunately, the information is accurate. - Maalesef bilgi doğru.

sorry

I'm sorry, my father's not here. - Maalesef babam burada değil.

We're sorry but this video is no longer available. - Maalesef bu video artık mevcut değil.

i am afraid

I am afraid none of you are capable of doing the job. We will be taking our business elsewhere. - Maalesef hiç biriniz işi yapma yeteneğine sahip değilsiniz. Biz işimizi başka bir yere götürüyor olacağız.

I am afraid he won't come. - Maalesef o gelmeyecek.

(Argo) no dice
i'm afraid

I'm afraid I have neuralgia. - Maalesef nevraljim var.

I'm afraid it's going to rain tomorrow. - Maalesef yarın yağmur yağacak.

I am sorry
unfortunately, more's the pity; sorry, I'm afraid
with regret
unfortunately;I am sorry to say
unhappily
unluckily
much to my regret
feel sorry
unfortunate

Unfortunately, it's raining today. - Maalesef bugün yağmur yağıyor.

Tom would have liked to attend Mary's party. Unfortunately, he had other things he had to do. - Tom Mary'nin partisine katılmayı isterdi. Maalesef, yapmak zorunda olduğu başka şeyler vardı.

maalesef degil
unfortunately not
maalesef..
Unfortunately
maalesef elimizde kalmamış
We are out of stock
şu anda odamız yok maalesef
Sorry currently we have no rooms
التركية - التركية
Üzülerek söylüyorum ki, ne yazık ki, maatteessüf
"Üzülerek söylüyorum ki, ne yazık ki" anlamında kullanılır
ne yazık ki

Ne yazık ki bu şarkının güftesini bulamıyorum. - Maalesef bu şarkının sözlerini bulamıyorum.