التركية - الإنجليزية
تعريف mübarek! في التركية الإنجليزية القاموس.
- (Konuşma Dili) 1. Bless his heart!/Bless its heart! 2. You son of a gun!
- sacred
- venerable
- mubarak
Almost all the world condemns Hosni Mubarak because he made the Egyptian people poor.
-Tüm Mısır halkını fakirleştirdiğinden dolayı neredeyse tüm dünya Hüsnü Mübarek'i kınıyor.
- a blessed
- (something) that gives happiness or prosperity
- saintly
- blessed, enjoying divine favor; holy, sacred; auspicious; beatific
- holy
- blessed, holy, sacred kutsal
- (Konuşma Dili) blasted, confounded
- saintlike
- (Konuşma Dili) the blasted thing; the confounded fellow. M
- blest
- blessed
Blessed are those who give without remembering and take without forgetting.
-Mübarek hatırlamadan veren ve unutmadan alandır.
- drat
- blighter
التركية - التركية
تعريف mübarek! في التركية التركية القاموس.
- (Osmanlı Dönemi) Beğenilen, kendisine kızılan ve şaşılan kimse veya şey
- (Osmanlı Dönemi) İlâhi hayrın bulunduğu şey. Bereketlenmiş, çoğalmış. Bereketli, uğurlu. Hayırlı. Mes'ud
- (Osmanlı Dönemi) SUUD
- (Osmanlı Dönemi) YEMİN
- (Osmanlı Dönemi) MERNUSA
- Kutlu, uğurlu, kutsal
- Kızılan, şaşılan (kimse veya şey): "Ne de hafıza vardı mübarekte, neler de anlatmazdı."- H. Taner. Çok saygı duyulan
- Verimli, bereketli
- Beğenilen, sevilen şeyler için söylenir
- Kutlu, uğurlu, kutsal: "Bunlar senin mübarek elini öpmeye geldiler."- O. C. Kaygılı
- Çok saygı duyulan
- Kızılan, şaşılan kimse veya şeyler için alay yollu kullanılır
- (Osmanlı Dönemi) İlâhî hâyrın bulunduğu şey, bereketlenmiş, uğurlu, hayırlı, çoğâlmış