التركية - الإنجليزية
تعريف kelimeler في التركية الإنجليزية القاموس.
- words
The person whose name was on the passport was described with words.
-Pasaportta ismi olan kişi kelimelerle tanımlanıldı.
Rub out these words with your eraser.
-Bu kelimeleri silginle sil.
- the words
- kelime
- word
Don't translate English into Japanese word for word.
-İngilizceden Japoncaya kelimesi kelimesine çeviri yapmayın.
There are many words that I don't understand.
-Anlamadığım birçok kelime var.
- kelimeler ve cümleler
- terms and phrases
- kelimeler yetersiz kalır
- it beggars description
- kelimeler yetersiz kalır
- it baffles description
- kelimeler yetmemek
- (Konuşma Dili) words fail
- kelime
- wordy
- kelime
- vocable
- kullanılan kelimeler
- vocabulary
- bilinmeyen kelimeler
- unknown words
- gereksiz kelimeler kullanma
- roundabout
- kelime
- wording
- okunuu bilinmeyen kelimeler
- okunuu unknown words
- okunuşu bilinmeyen kelimeler
- words with unknown pronunciation
- uydurma kelimeler
- invented words
- kelime
- word sözcük
- kelime
- expletive
- süslü kelimeler kullanma
- word painting
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف kelimeler في التركية التركية القاموس.
- KELİME
- (Osmanlı Dönemi) Gr: Mânası olan en küçük söz veya cümlenin yapısını teşkil eden unsurlardan birisidir. Kelime, isim, fiil ve harf olmak üzere dilbilgisinde üç kısma ayrılmıştır. "Bir tek söze" kelime denir
- yansıma kelimeler
- (Dilbilim) Cansız varlıkların, hayvanların, makinelerin veya insanların çıkardığı seslere yansıma sesler, bu seslerden türetilen sözcüklere de yansıma sözcükler denir
- Kelime
- (Osmanlı Dönemi) ZECME
- Kelime
- kelimecik
- Kelime
- sözcük
Doğru sözcükleri arıyordum.
-Doğru kelimeleri arıyordum.
Altı çizili sözcükleri düzeltin.
-Altı çizili kelimeleri düzeltin.
- kelime
- Anlamı olan ses veya ses birliği, söz, sözcük
- kelime
- Anlamı olan ses veya ses birliği, söz, sözcük: "Tayyare kelimesine alışan millet, uçak kelimesine de alışır."- O. V. Kanık
المصطلحات ذات الصلة
kelimeler
الواصلة
ke·li·me·lerResimler
السابق
المفضلات